Semih Şentürk: Fenerbahçe’ye Yardımcı Antrenör Olarak Dönmek İstiyorum
Eski milli futbolcu Semih Şentürk, futbol kariyerinde derin izler bıraktığı Fenerbahçe’ye dönerek yardımcı antrenör olarak görev almayı hedeflediğini samimi şekilde dile getirdi. Bodrum’daki tatilinde gazetecilerle buluşan Şentürk, sarı-lacivertli kulübün altyapısındaki dört yıllık deneyiminden yola çıkarak genç oyunculara katkı sağlamanın kendisi için büyük bir gurur ve mutluluk kaynağı olduğunu vurguladı.
Son dönemde sosyal medya platformlarında futbol yorumculuğu alanında aktif olduğunu söyleyen Şentürk, “Her teklife açığız. Şu anda resmi bir teklif yok ama dijital mecralardan bazı öneriler geliyor. Sanırım beğeniliyor, karar verme aşamasındayız. Benim en büyük arzum, Fenerbahçe A takımında yardımcı antrenör olarak görev yapmak,” ifadeleriyle milli değerlerine bağlılığı ve kulübüne olan bağlılığını ön plana taşıdı.
Sarı-lacivertli kulüpteki ruh ve takım kültürü eksikliğine dikkat çeken Semih Şentürk, geçmiş dönemlerde Fenerbahçe içinde birlik ve beraberliği sağlayan güçlü figürlerin varlığına işaret etti. “Bizim zamanımızda Rüştü Reçber, Ümit Özat, Emre Belözoğlu, Tuncay Şanlı, Volkan Demirel, Selçuk Şahin gibi ağabeylerimiz takımı bir araya getirirdi. Şimdi o eski ruhu maalesef göremiyorum, bu beni derinden üzüyor,” dedi. Altyapıda çalışırken de böyle bir eksiklikle karşılaştığını belirten Şentürk, “Sahada yeniden o coşku ve milli ruhu canlandırmak şart,” diye ekledi.
Semih Şentürk’ün dikkat çektiği bir diğer önemli konuysa, Fenerbahçe’nin güncel golcü ihtiyacı oldu. Özellikle Cenk Tosun’a yönelik beklentilerini açıkça paylaştı. “Cenk’den nöbetçi golcü gibi etkili bir performans bekliyoruz, ancak yeterince forma şansı bulamadığını düşünüyorum. Umarım bu sezon hem Cenk için hem de takım için daha verimli geçer. Eğer Milli Takım’dan teklif gelirse, onun kariyeri için de çok güzel olur,” dedi.
Ayrıca eski golcü, hakem kararlarının futbol üzerinde yaratılan baskıya dair tespitlerde bulunarak, hakemlerin günümüzde üstlendikleri büyük stres yükü altında olduğunu sözlerine ekledi. Bu noktada, hakemlerin kararlarının da Türk futbolunun gelişim sürecinde dikkatle değerlendirilmesi gerektiğini vurguladı.
Peki, Semih Şentürk’ün Fenerbahçe’ye yeniden katılması Türk futbolu için nasıl bir anlam taşıyacak? Sarı-lacivertli takımın yeniden eski günlerindeki gibi milli değerler etrafında kenetlenebilmesi için ne tür adımlar atılmalı? Kulüp içinde yaşanan ruh kaybının telafisi mümkün mü? Bu sorular futbolseverler ve tarihine sıkı bağlı olanlar arasında tartışılmaya değer bir konu olarak karşımıza çıkıyor.
Semih Şentürk’ün geçmişten gelen tecrübesi ve milli duruşu düşünüldüğünde, Fenerbahçe’nin hangi stratejilerle bu mirası yaşatacağı ve genç oyunculara nasıl bir yol haritası çizeceği büyük merak konusu. Kendi ifadesiyle, “Gençlere katkı sağlamak en büyük idealim,” vurgusu Türk futbolunun geleceği adına umut veriyor.
Sizler de Semih Şentürk’ün Fenerbahçe’ye dönmesi hakkında ne düşünüyorsunuz? Kulübün eski ruhunu yeniden canlandırması mümkün mü? Görüşlerinizi bizimle paylaşarak bu önemli tartışmaya katkıda bulunabilirsiniz.
Unutulmamalıdır ki, Türk futbolunun başarıya ulaşması için tüm unsurların bir araya gelmesi şarttır. Kulübün tarihiyle bağlarını koparmaması, milli değerleri yüceltmesi ve yeni nesillere bu bilinci aşılaması her zaman öncelikli olmalıdır. Semih Şentürk de bu bilinçle, vatan sevgisi ve sportmenlik ruhunu birleştirmek amaçlı adımlar atmaya hazır olduğunu göstermektedir. Böylece, yalnızca Fenerbahçe değil, Türk futbolu için de yeni ve umut dolu bir dönemin kapıları aralanabilir.
Yorum gönder